![]() |
Yeşerecek dalım kalmadı, hicran ruhumu sardı! Ruhum hüzne sevdalı, çektiğim çilelere sabretmek kalbim için bir vefdaydı Şöyle bir geriye dönüp baktıkça, nefdesin müddeti yaklaştıkça cefa ne sevdaydı Aşkı hakkıyla terennüm etmeyen, aşkın suhuletinden ne kadar anlardı ve ağlardı Asudeleşen hicran ömrün insicamında şevk ile nefeslenilen bir efkarı maslahattı Niye biçareyim, gönül lahzasında inleyen bir haldeyim, fakirliğin pençesindeyim Dile gelen esareti neyleyim, ruhun aşka hasret çeken sudurunda biçare divaneyim Yıllara sari bir sükut içinde hikmete ram olan melalimi sabırla ve aşkla demlerim Sessiz ve sakin bir köşeye çekilir, bahtımın burukluk yaşatan busesine imrenirim Ne ferhata gıptayı nazae ederim, ne şirin için gönlün hüzün çehresinde serinlerim Ruhumu şad edecek, yüreğimi şevk içinde surura erdirecek,nasibime ey hak derim Hali fakirliğimle iktifa ederek, şuur ve idrakin sahiplerine imrenerek nefeslenirim Demek ki bir ömür, müddeti nefesle tanzim edilen için, iradeyi azimete akıl kefil Hazan bir başka anlatır melali aşkını, suskun kalan ağıtlarını, aşkın farklılığını Düşen bir yaprağın sararması, güç ve takatten boşalması kim için anlam bulacak Hastane köşelerinde, mapus evlerinde umut nasıl şaha kalkacak, aşkla buluşacak Kan damarda ne kadar aksada, akıl ve izan idrakin feyzini kuşanmayınca susacak Evet, gözler çaresiz ve fersiz birşekilde bakacak, hal aranacak, kim sahip çıkacak Suaalller hiç durmayacak, ruhuma hüznün sağanağını akıtacak, su durulmayacak Zaman mekansızlık yaşayacak, lisan kimseye bir mana ifade etmeyecek, susacak Ancak bir gönül ki o aşkın ve feyzin şumulünde filizlenen ve esini zerkeden olucak Mustafa CİLASUN |
Bütün Zaman Ayarları WEZ +3 olarak düzenlenmiştir. Şu Anki Saat: 00:30 . |
2000- 2025
Tüm bağışıklıklar ve idelerden bağımsız olan sözcükleri sarfetmeye mahkumdur özgürlük