![]() |
O da Benim Özelim İstanbul'da bir minübüse gecer bu olay, Arka dörtlüyede giyimiyle tüm dikkatleri üzerine çeken 3-4 tane bayan oturur. Bu bayanlar makyajlarına falan oldukça dikkat etmiş, yaz mevsimininde vermiş oldugu rehavetle biraz da rahat giyinmişler. Neyse bunların önüne sakallı bir dedemiz ve çarşaflı hanımı oturmuş. Genç ve alımlı (!) bayanlardan bir tanesi dayanamamış atılmış dedemize: -Amca, amca demiş, sen böyle rahat rahat kısa kollu gömleğini giyinmiş geziyorsun, peki bu kadıncagızın canı yokmu ki çarşafla gezdiriyorsun? Her tarafını kapatıyorsun? Haklısın demiş dedemiz.. -peki ben size birşey sorabilirmiyim? Genç bayan: -Tabi ne demek.. -Şimdi sana sevgilinden bir mektup gelse, postacı bunu posta kutunuza bıraksa,mahallenin genç delikanlıları da bu mektubu ordan alıp okusa, elden ele dolaşsa senin hoşuna gidermiydi? -Olur mu öyle şey yaa, o benim özelim! onu benden başka kimse okuyamaz!.. Hah demiş dedemiz: - O'da benim özelim, BENDEN BAŞKASI OKUYAMAZ!.. |
dede çok mantıklı bir cevap vermiş:) güzeldi emeğine sağlık.. |
Dedem kendince hakli. Olay bitmistir. Lakin güzelde cevaptir. |
Çok saçma geldi bana. Ne yani, kadınlar erkeklerin özeli oluyor da erkekler olamıyor mu? "sen böyle rahat rahat kısa kollu gömleğini giyinmiş geziyorsun, peki bu kadıncagızın canı yokmu ki çarşafla gezdiriyorsun?" diyen bi adam benim bu dediğimi de söyler gayet. Sadece kendi bakış açısına göre yorum yapmış adam karşı tarafa hiçbişey katamamış. |
Alıntı:
|
Sonuçta eşinin niçin kapalı olduğunu kendince biliyo ve eğer bunun karşısındakinin görüşünü değiştirmeyeceğini de tahmin edebiliyorsa böyle bi açıklamanın yapılmış olması saçma. Sonuçta bu bi hikaye ve düşünülerek yazılması gerek. Siz de tebrik etmişsiniz amcayı. Kusura bakmayın ama ben bunu bağnazlık olarak görüyorum. Ben erkeğin özeli olmak için değil Allah rızası için kapanırdım. Böyle bişeyi bile kendine yontması amcanın tebrik edilesi cidden, o konuda haklısınız. |
Yanliz bayanlarda zaten Allah inanci yok cünkü soruya yaklasimlari inanc kismindan uzak direk amcaya soruyu soruyorlar. Hikayede olsa ne bayana soruyorlar ne de inanc noktasindan soruyorlar, direk amcanin giydirdigini düsünerek soruyorlar cevaplar degisebilir mahsurlugu konusunu bilemesemde Hallac-i mansurun Enel hak demesi gibi bir durum bu:) Asirdan asra degisiklik göstermis versiyonu denilebilir |
Sizinle neredeyse hiçbir konuda ortak fikirde olmadığımız için, burada da kendimi anlatmak için çaba sarfetmeyeceğim daha fazla. Ne olursa olsun başörtüsü inanç meselesidir başka şekilde yorumlanamaz diyerek konuyu burada kendi adıma kapatıyorum. |
Başörtüsü;inançla alakalı bir durumdur ve Allah(c.c)rızası için takılan bir örtüdür.Ancak ona sadece kumaş parçası olarak bakamayız bu durumda yani setr etmektir.Yani yabancı erkeklerin bakışlarından saklamaktır. Eminimki buraya kadar hemfikiriz. Ordaki dedeye "sen örttürmüşsün ve kimseye göstermiyorsun"gibi bir ithamda bulunulmuş. Çok doal olarakta eşler birbirinin sahibidir ve "benim özelimdir" gibi bir yanıt vermiş,çünkü dinimizde eşin zinetleri sadece onun eşine helaldir. Bakın başörtüsü takarız ya da takmayız ama dinimizin hükümlerini inkar edemeyiz. |
Bakış açısı bişey diyemeyeceğim. Size göre doğru bana göre yanlış. Bu hikayeyi okuyunca şu aklıma geldi. Ankara'nın güya en "dindar" mahallesinde oturuyorum. Ama elinde tesbihle adamlar başkalarını okumaya kalkıyorlar yaşından başından utanmadan. Kendimi en rahatsız hissettiğim mahalle Ulustur, ondan sonra da kendi mahallemizdir ne yazık ki. Olay sadece eşini kapatmakla bitmiyo. Yukarıda örneğini verdiğiniz adamın bakış açısıyla gidilirse de zaten farklı bişey olmasını beklemiyorum. |
Bütün Zaman Ayarları WEZ +3 olarak düzenlenmiştir. Şu Anki Saat: 13:37 . |
2000- 2025
Tüm bağışıklıklar ve idelerden bağımsız olan sözcükleri sarfetmeye mahkumdur özgürlük