Sayın Ömer Tuğrul İnançer beyin, ben sadece Kur’an a bakarım, diyenlere cevap niteliğinde konuşmasını ibretle izledim. Ne yazık ki bizler inançlarımızı Kur’an ile sorgulamak yerine, bizlere öğretilen beşeri fıkıh bilgileri ile inancımızı sorguladığımız için, inanılmaz büyük hatalara düşüyoruz. Ömer Bey, öncelikli olarak Kur’an a bakmalıyız, onun süzgecinden geçmeyen hiçbir bilgi bizleri bağlamaz diyenlere karşı, verdiği örnekler, gerçekten düşündürücüdür. Gelin Ömer Beyin konuşmalarından ve verdiği örneklerden bölümler alalım ve konuyu birlikte düşünelim.

“Kur’an açık ama ….. Bugünkü hukuk sistemini ben okusam, Türk hukuk sistemini anlar mıyım? Mesela mahkemeye dilekçe yazmasını bilir miyim? Anayasa kitabı dilekçe yazmasını yazmaz ki. Veya anatomi kitabı okusam, tabip diye ortaya çıkabilir miyim? Bunları kabul ediyoruz da, KUR’AN I OKUDUĞUMUZDA, BEN DİNİMİ ÖĞRENİRİM DİYENLER NE YAPIYORLAR. Farkındalar mı ne yaptıklarının.”

Ne yazık ki verilen örnekler, Kur’an ı zerre kadar anlamadığımızı gösteriyor. KUR’AN BİZLERE MESLEK EDİNDİRME KİTABI DEĞİLDİR. Önce bunu doğru anlamalıyız. Kur’an doğru yolu gösteren, eşi benzeri olmayan, Allah katından indirilmiş bir NURDUR, IŞIKTIR. Onun içinde hiçbir beşeri kitapla karşılaştırılamaz. Örnek gösterilemez. Tur suresi 34. ayette, Allah açıkça bizlere meydan okuyarak bakın ne diyor. “HAYDİ, KUR'AN GİBİ BİR SÖZ GETİRSİNLER, EĞER DOĞRU SÖYLEYENLERSE...” Kur’an ın bir benzerini getirecek hiçbir kul yoksa nasıl olurda kulun, beşerin yazdığı kitaplarla, Allah ın güneş gibi parlayan, eşi benzeri olmayan NURUYLA KARŞILAŞTIRIRIZ VE O BİLGİLERLE KUR’AN I ANLAYACAĞIMIZI SÖYLERİZ. Karşılaştırma aynı değerler arasında yapılır, lütfen unutmayalım. Alıntı yapamaya devam edelim.

“KUR’AN I KERİM BİR KERE SANA İNMEDİ. Habibullah a indi. Karşısındaki soruyor. Hocam anlayasınız diye size indi Kur’an diyor ama. Cevaba bakalım. AMA ANLAMAK İÇİN ÖN ŞARTLARI ÖNCE YERİNE GETİR. OKUR OKUMAZ ANLAMAK… Bugün okuduğu gazete makalesini 80 milyonda kaç kişi anlar. Havanda su dövüyorlar.”

KUR’AN IN YALNIZ ELÇİSİNE İNDİĞİNİ VE YALNIZ ELÇİSİNİN ANLADIĞINI SÖYLEMEK, İFTİRANIN VE GÜNAHLARIN, SAYGISIZLIĞIN EN BÜYÜĞÜDÜR. Bunu söyleyen kişi, acaba hiç düşünüyor mu? Madem Kur’an ı yalnız Allah ın elçisi anladı, neden bizlere naklederken, anlaşılır şekliyle bizlere iletmedi, yazdırmadı. NEDEN ALLAH, YALNIZ ELÇİSİNİN ANLAYACAĞI ŞEKLİYLE GÖNDERSİN KUR’AN I? Hangi yazar çok geniş bir topluma hitap edecek bir yazı yazıyorsa, çok azınlık kişilerin anlayacağı üslupta yazar kitabını? Bu nasıl bir mantık böyle. Allah yalnız elçisinin anlayacağı şekliyle gönderecek ve daha sonra bizleri Kur’an dan mı sorumlu tutacak? Sizce yalnız peygamberimiz anladı, daha sonra tıpkı peygamberimiz gibi anlayanlar mı var aramızda da, onların kitaplarından mı okuyup anlayacağız? Kim bunlar, seçimi kim yapacak? Kur’an ı anlayabilmemiz için, önce Allah ın değil lütfen dikkat, beşerin öğretisinden kaynaklanan, ÖN ŞARTLARI YERİNE GETİRMEMİZ GEREKTİĞİNİ SÖYLÜYOR. Acaba bu ön şartları kimlerden öğreneceğiz? Kimler garanti veriyor doğruluğu konusunda. Konuşmasına bakmaya devam edelim.

“Dünkü ekmek bugün yenir, dünkü gazete bugün okunmaz. Onu bile anlamaktan aciz. Kur’an ı kerimi sen….Tıp talebeleri ilk orta lise 12 sene okuyorlar mı? Sonra bir sene fizik, kimya, biyoloji okuyorlar mı? Sonra tıp da başlıyorlar. Ayrıca 6 senede bitirdiler fakülteyi. Sonra ne oldu hiç. Sonra Uzmanlık sınavı tus sınavına giriyorsun, o zor imtihanı kazanıyorsun, senelerce kılıniklerde hocaların nezaretinde dersler görüyorsun, yaşın 40 a yaklaşırken, filanca mütehassısı oluyorsun. Bu bedeninle ilgili ihtisas.

Biz din konuşurken ne konuşuyoruz. Ebedi bir hayat konuşuyoruz. Ebedi hayata hizmet edecek ilimleri elde etmeden…. Senin dediğin söz batıl, evet anlaşılsın diye indirdik, ama cahillere değil. Peki, cahillik bir suç mudur? Evet suçtur. Cahil kalmak suçtur. Herkes mi âlim olacak, hayır. Herkes kendi kapasitesini dolduracak kadar öğrenecek.”

Verdiği örnek çok ilginç. Dünkü ekmek bugün yenir diyor ama dünkü gazete bugün okunmayacağını söylüyor. Bu örneği neden ve ne maksatla verir bir insan Kur’an ı, dini anlatırken doğrusu anlayamadım. Yoksa Kur’an çok eskide kaldı artık, onu günümüzde bizler anlayamayız, anlayan âlimlerden öğrenmeliyiz mantığını anlatabilmek için mi söyledi? Onu Allah bilir. Kur’an ı hiçbir beşeri ilimle, meslekle asla karşılaştıramayız örneğini bile veremeyiz, önce bunu aklımıza iyi sokalım. ÇÜNKÜ DİN, BİR MESLEK DEĞİLDİR. ALLAH IN YOL GÖSTERİCİ REHBERİDİR. ONUN İÇİN BU REHBERİNDE ANLAŞILMASI İÇİN, HİÇ KİMSEYE İHTİYACI OLMADIĞINI ALLAH SÖYLÜYOR VE NE DİYORDU BİRÇOK KEZ?

PEYGAMBERE DÜŞEN APAÇIK TEBLİĞDEN BAŞKA BİR ŞEY DEĞİLDİR. (Ankebut 18) BİZ RESULLERİ, SADECE MÜJDELEYİCİLER VE UYARICILAR OLARAK GÖNDERİRİZ. (Kehf 56) SENİN GÖREVİN SADECE TEBLİĞ ETMEKTİR. (Rad 40) BEN SADECE BANA VAHYEDİLENE UYARIM. BEN SADECE APAÇIK BİR UYARICIYIM. (Ahkaf 9 )

Ebedi hayata hizmet edecek ilimler, beşeri kitaplarda değil, yalnız ve yalnız Allah ın yemin olsun ki, anlayasınız diye kolaylaştırdık dediği, Kur’an da yazmaktadır, beşerin kitaplarında değil. Düşünebiliyor musunuz cahillerin Kur’an ı anlayamayacağını söylüyor. İyide bir konuda cahil olan insan, nereden giderecek cahilliğini de, bilgi sahibi alacak? Hangi kaynaktan okuyacak? Bu sözleri söyleyene göre, kendisi Kur’an ı okuyunca anlayamaz? Peki neden? HÂŞÂ ALLAH KULLARINA ANLATAMIYOR, İZAH EDEMİYOR DA, BİRİLERİMİ BAŞARIYOR KUR’AN I AÇIKLAMAYI, ANLATMAYI? Bu nasıl bir saygısızlık böyle.

“Şimdi hiç bir şey okumamış, Kur’an okumuş. Şimdi ben sorayım öyle diyenlere. Öğle namazı kaç rekât. Cevap veriyor karşısındaki 4 rekât. Sabah namazı 2. Nerede yazıyor. Cevap veremeyince sunucu. Ne oldu yüzün soldu diye övünüyor ve gülüyor.

O kitap kime geldi. Cebrail, gerek peygamberimiz gerek diğer peygamberler arasında, Allah arasında ne yapıyor? Allah kullarına isteseydi şöyle yapın, şöyle yapın diye kalplerimize veremez miydi? Niye insandan peygamber gönderiyor.

Cebrail peygamberimize, diyelim ortalama yüz defa gözüktüyse, bunun yüzde 99 unda insan şeklinde gözüktü. Neden? Niçin cenabı Musa ya ateşten dağın parçalanmasından, tecelli eden hak, aleyhivessalatüvesselama, insan şeklindeki Cebrail den tecelli etti. Cevabı basit. ALLAH İNSANDAN İNSANA TECELLİ EDER. KİTAPTAN DEĞİL. Hangi kitaptan bahsettiğimizin farkındayım. Kitabullahtan bahsediyorum. ORADAN TECELLİ ETMEZ. İNSANDAN TECELLİ EDER.

Ne yazık ki, buna benzer örnekler çok veriliyor. Toplumda FIKIH inancının öğretisini, dinin gereği zannettiği için tereddüde düşüyor ve bu kişilere inanıyor. Hiç bir şey okumamış, yalnız Kur’an ı okumuş kişilerin söyledikleri şeyleri bilemeyeceğini, Kur’an da göremeyeceğini söylüyor. Bunu söyleyen kişi aslında Kur’an ile İslam ı yaşayamazsın demiş oluyor. BUDA KUR’AN A ŞİRKTİR. KUR’AN I TERK ETMEKTİR.

Allah biz kitapla hiçbir eksik bırakmadık, her şeyden nice örnekleri verdik ki anlayasınız, sizleri Kur’an dan hesaba çekeceğiz, onun için yalnız Kur’an ın ipine sarılın, sakın veliler edinip ardı sıra gitmeyin, sizlerin güveneceğiniz veliniz yalnız benim diyecek, ondan sonrada namaz kılın, oruç tutun, zekat verin diye emir verip detaylarını vermeyecek Allah öylemi? Allah namazın kısaltılmış tarifini yapıp, normal zamanda bir sınırlama koymadıysa rekât sayısı olarak, nasıl olurda bunu bir eksiklik gibi görebilirsiniz.

Yine çok ilginç ve Kur’an ayetlerinden çok uzak bir örnek. Allah elçisini özellikle bir insandan seçmesini örnek verip, isteseydi Kur’an ı kullarının kalplerine indirebilirdi diyor ve verdiği örnek, Kur’an ın öğretisinden uzak, nereye gittiği belli olmayan bir yola götürür insanı, Allah korusun.

Söylenenlere bakar mısınız lütfen. ALLAH, İNSANDAN İNSANA BİLGİLERİNİ AKTARIR, KİTAPTAN DEĞİL DİYOR. TABİ BÖYLECE KUR’AN, TAMAMEN DEVRE DIŞI KALMIŞ OLUYOR. Bu sözler Kur’an ın yüzlerce ayetine aykırıdır. Peygamberimizin mahşer günü söyleyeceği o üzücü gerçeğin mayasını atan, ne yazık ki bu zihniyet. Ne diyecek Allah ın elçisi? “BENİM ÜMMETYİM, KUR’AN I DEVRE DIŞI BIRAKTILAR.”

İlginçtir Allah ayetinde; “Söz bakımından Allah'tan daha doğru kim vardır!”. “O halde Kur'ân'dan sonra hangi söze inanacaklar?”, Karşılarında okunup duran bir kitabı sana indirmiş olmamız onlara yetmiyor mu? Diyecek, daha sonrada Allah ın sözü olan Kur’an ın muhkem ayetleri, okuyan her kulu tarafından anlaşılamayacak, öylemi? Karar sizin. İslam dininde ruhban sınıfı olmadığı halde, kendilerini ruhban sınıfından ilan edenleri, lütfen dikkatle takip edelim, yoksa mahşer günü çok üzülenlerin safında oluruz. Konuşmacının sözlerine devam edelim.

“Karşısındaki sunucu cevap veriyor. Oradan tecelli etseydi, herkesin kalbine ilham ederdi. SİZ HİÇ KİTAP OKUYARAK YÜZME ÖĞRENEN GÖRDÜNÜZ MÜ? Görmedim diye cevap alıyor……… SUYA GİRMEDEN YÜZME ÖĞRENİLMİYOR. Yahu yüzmeyi bile kitap okuyarak öğrenemiyorsun da, dinimi kitap okuyarak öğreneceksin.

Şimdi diyecek olanlar vardır. O ALLAH IN KİTABI. İYİDE AYNI ZAMANDA KİTABI KERİM BİR MEKTUP MUDUR? MEKTUP, ARASI İYİ OLANLAR ARASINDA ANLAŞILIR. ALLAH İLE ARAYI İYİ EDENLER KUR’AN I KERİMİ ANLAR.”

Ne yazık ki batıl inançlarımızı aklayabilmek için, öyle yanlış örnekleri veriyoruz ki, aklını zerre kadar kullanan, bu örnekleri asla kabul etmez. Hele biraz Kur’an ı anlayarak ve üzerinde düşünerek okuyorsa bir Müslüman, bu sözlerin yanlışlığının farkına varır. Onun için Kur’an ı anlayarak ve düşünerek okunmasını istemiyorlar. Allah bizlerin düşünerek, aklımızı kullanarak Kur’an ı okumamızı istiyorsa, aklı başında her kulunun Kur’an ın muhkem ayetlerini anlamaması mümkün değildir. Allah okuyun ve düşünün emrini birçok kez veriyor. Ama birileri çıkıyor, siz anlayamazsınız diyor. Allah herkesin anlayamayacağı bir kitap gönderip, daha sonra asla hesap sormaz. LÜTFEN ALLAHIN ADALETİNİ KÜÇÜMSEMEYELİM, ADALETİNE SAYGISIZLIK YAPMAYALIM.

KUR’AN BİR MEKTUP DEĞİLDİR. MEKTUP AYNI DEĞERDE KİŞİLER ARASINDA GÖNDERİLİR. KUR’AN BİR BİLDİRİDİR, MESAJDIR, TEBLİĞDİR. ONUN İÇİNDE TEBLİĞİ, MESAJI OKUYAN TARAFINDAN ANLAŞILACAK ÜSLUPTA GÖNDERİLİR Kİ MESAJ, TEBLİĞ YERİNİ BULSUN ANLAŞILSIN.

İbrahim 52: Bu Kur’an; kendisiyle uyarılsınlar, Allah’ın ancak tek ilâh olduğunu bilsinler ve AKIL SAHİPLERİ DÜŞÜNÜP ÖĞÜT ALSINLAR DİYE İNSANLARA BİR BİLDİRİDİR. (Diyanet meali)

Maide 99: PEYGAMBERİN ÜZERİNE DÜŞEN ANCAK TEBLİĞDİR. Allah, sizin açıkladığınızı da, gizlediğinizi de bilir. (Diyanet meali)

Allah ile arasını iyi eden, Kur’an ı iyi anlayacağını söyleyen Ömer Beye sormak isterim. Acaba siz Allah ile arası iyi olan kişileri biliyorsunuz da, onların sözlerine mi inanıyorsunuz. Bu kişiler mi size Kur’an ı açıklıyor ve anlatıyor. Yoksa size HÂŞÂ, Rabbim mi bildirdi bu kişileri.

İsra 84: De ki: “Herkes, kendi mizaç ve meşrebine göre iş yapar. BU DURUMDA KİMİN DOĞRU BİR YOL TUTTUĞUNU, RABBİNİZ EN İYİ BİLENDİR.”

Söyleyecek, anlatacak çok şeyler var. Sayın Ömer Tuğrul Bey, dini anlatacak kişilerin din adına eğitimlerinin yalnız Kur’an olmadığını söylüyor. Acaba dini öğrendiği diğer kaynakların doğruluğuna, Kur’an gibi garanti veren bir kaynak var mı? Sayın Ömer Beyin, bir avukat ve iyi bir müzisyen olduğunu okudum biyografisinden. Bakın kendisi dini anlamış ve bir şekilde kendince anlatıyor. Diğer insanların bunu yapamayacağını, neye göre bu ayrımı yaptığını, doğrusu çok merak ettim.

Değerli din kardeşlerim. Kur’an peygamberimizin aracılığıyla bizlere iletilmiş bir tebliğdir, lütfen bu tebliği aracısız okuyun ve üzerinde düşünün. Tebliğ, mesaj göndericisi tarafından, asla anlaşılmaz olamaz. Böyle olsaydı tebliğ ve mesaj ulaşması gereken yere ulaştığında, anlaşılamazdı. Tabi böylece AMACINADA ULAŞMAZDI. Lütfen Allah ın kelamı ile oynamayalım. Ebedi hayatımızı mahvederiz. Peygamberimiz elçiydi unutmayalım. Elçi aldığı mesajı, asla değiştirmeden ileten, tebliğ eden demektir. SİZLERİ ALLAH IN TEBLİĞİNE, MESAJINA DAVET EDİYORUM.

Saygılarımla

Haluk GÜMÜŞTABAK


https://www.facebook.com/Kuranadavet1/?ref=aymt_homepage_panel
http://halukgta.blogcu.com/
http://kuranyolu.blogcu.com/
http://hakyolkuran.com/