Oyun

Bir kitabında oktay akbal diyorki:' anılar konacak dal arar'.bu düşünce kafamda okadar yer ettiki.geçmişinde yaşayan insanların zihnin karmaşası bundan ileri gelğiini düşündüm.o kadar dal varki konacak zamanla yuva yapıyo....yerleşik düşünceler ...


Ağaç Şeklinde Aç3Beğeni
  • 2 gönderen alptraum
  • 1 gönderen emOs_054

  1. Alt 01-07-2008, 01:12 #1
    alptraum Mesajlar: 38.105
    Blog Başlıkları: 28
    Oyun

    Bir kitabında oktay akbal diyorki:' anılar konacak dal arar'.bu düşünce
    kafamda okadar yer ettiki.geçmişinde yaşayan insanların zihnin karmaşası
    bundan ileri gelğiini düşündüm.o kadar dal varki konacak zamanla yuva
    yapıyo....yerleşik düşünceler dogmalaştıkça zarar veriyo kişiinin
    kendine.eskiden bende bu düşünceler ülkesine az uğramadım.orda mutlu
    olabileceğimi sanmıştım.zamanla anladım bunların bana yetmediğini.ve
    yaşamımın eskiye nazaran daha kötü olduğunu düşündükçe daha fazla üzüldüm.
    geçmişimin hesabını tutmaktan çoktandır vazgeçtim.artık vaktim yok
    buna.bu düşüncelerle kafam baya meşgul olmuş
    olacakki köprünü altında otobüs beklerken baya üşüdüm.ve aklıma ahmet
    tellini bi şiiri geldi:

    Hep yanıldı ve yenilgilere uğradı
    Ama atıldı yine de serüvenlere
    Vakti olmadı acıların hesabını tutmaya
    Durup beklemeye, geri dönmelere vakti olmadı.

    .......kendimi yola attım ilk gelene binecektim.otobüs beni nereye
    sürüklerse okente gidecektimn.hava soğuktu.üşümüştüm biraz.işte bir tane
    geliyo...kesinlikle nereye gittiğine bakmayacağım.yoksa yaptigim işin büyüsü
    kaçacak.ve ben kesinlikle bunu istemiyorum...muavin sordu:abi nerde
    ineceksin diye.işte korktuğum başıma geldi galiba nereye gittiğimi otobüse
    biner binmez öğrenecektim.nasıl çıktı ağzımdan bilmiyorum ama birden
    otogarda dedim ve ücreti ödedim.yolculuk başladıiherşeyi geride bırakmanın
    verdiği rahatlıkla dışarıyı seyretymeye daldım.yerşekilllerinin ilginçliği
    karşısında şaşkınlığa düşüyordum.ve birden kendimi onları bazı nesnelere
    benzeterek küçük oyunlar oynamaya başladım.yolculuk ne kadar uzun olursa bu
    oyunlar okadar çeşitli oluyo.artık insanın hayal dünyasına bağlı bi
    şey.yanımda oturan yaşlı bi adam var bayadır kıvranıyor herhalde bi sohbet
    ortamı başlatmak istiyor.en iyisi uyuyo numarasuı çekmek.ve öylece gözlerimi
    kapattım.
    gerçektende uyumusum.gözlerimi açtığımda neresi olduğunu bilmiyorum ama
    gideceğim yere varmıştım.bir anda herşeyi yabancıladım.sanki insanların
    gözleri üzerimdeydi ve benim yaptığım bütün haraketrleri nefeslerini tutarak
    izliyorlardı.burtası tahminimce ülkenin doğusu.insanların konuşmalarından
    hemen anladım bunu.ama tam olarak nersi olduğunu bilmiyorum.şehir merkezinde
    biraz dolaşmanın bana iyi geleceğini düşündüm.hem açılırdım biraz.burası
    köprünü altından da soğuktu.hemen montumn önünü kapattım.cadde buz pateni
    sahası gibi her taraf buzla kaplı.bi penguen gibi yarı kayarak yarı yürüyrek
    yoluma de vam etmeye çalıştım.
    evlerin çatıları sacdandı.çok ilgimi çekti ilk defa görmüştüm.ama yinede bi
    anlam veremedim.bu sorunun cevabını daha sonra anlayacaktım....binaların
    taştan dokusu çok haşuma gitti sanki yaşayan bi canlı gibi bir şeyler
    anlatmaya çalışıyodu bana.ama onları anlayacak kadar tannımıyodum bu şehri.

    her yerlelşşim yerinde olduğu gibi dükkanlar resmi binalar yollardan geçen
    tanımadığım binlerce yüz ve caddeden geçen arabalar...bir şehirde olması
    gereken ne varsa işte.titremeye başladım burası bayağı soğuktu.içimi ıstacak
    bi şeyler içmenin doğru olacağını düşündüm hemen bi çay ocağına
    girdim.kendime büyük bir bardak çay söyledim.sıkıca ellerimin arasında
    tutareak ısınmaya çalıştım.ve ilk yudumumu aldıktan sonra rahatlamaya
    başladım.
    işte o an aklımdan geçenleri anlatmak çok zor biraz da tuhaf bir his benim
    için.tanımadığım bişehhirde tanımadığım insanlarla bir arada bilmediğim bi
    adresi arıyormuşçasına etrafta dolaşıyordum.yine de bundan garip bir zevk
    duyuyordum.kimseye karşı bi sorumluluğum yoktu.istediğim herşeyi
    yapabilirdim çünkü karışanım yoktu.bi an kendime muzipçe burasının ismini
    yoklar ülkesi koydum.artık özgürdüm.

    kalacak bi yer bulmak için yeniden yola koyuldum.eski bi hoteldi.taştan bi
    bina ve üzerinde menekşe hotel yazıyordu.girdim hotele ve bi oda
    kiraladım.odama girip hemen uzandım yatağın üzreine.buraya neden geldiğimi
    düşünmöeye başladım.sıkılmıştım hep aynı şehrin havasını tenefüs etmekten.ve
    aynı kişilerin sesini dumymaktan.aynı mekanda dolaşmaktan.aynı yemekleri
    yeyip ve hergün aynı eve gitmekten.

    Mekan tutmak ve her akşam aynı ufukta Güneşin batışını seyretmek ölümdür
    biraz
    Ölümdür biraz hep aynı yatakta sabaha varmak
    Kitapları hep aynı raflara sıralamak
    Aynı eşyayı kullanmak eskimektir biraz
    Soluk soluğa yaşamalı insan
    Her sabah yeni bir şeyler görebilmeli
    Ve cehenneme dönse de bir ömür
    Mutlaka bir şeyler değişmeli her/gün

    hergün dışarı çıkıp tanımadığım insanlarla konuşup onların dertlerini
    dinledin.kendimce çareler bile buluyordum.farklı mekanlarda yemekler
    yiyordum farklı tadlar buluyordum.bilmediğim yoklar ülkesinin sokaklarında
    gezinip düşüncelere dalıyordum.günler böylece geçip gitti.ne kadar zaman
    geçmiti bilmiyorum zaten umrumdada değil.benim için önemli olan zamandan ve
    mekandan habersiz yaşamaktı.zaten buyolculuğa onun için başlamaışmıydım..


    gerçeği belki kendime itiraf edemiyordum.korkuyordum cevabını bildiğim
    soruyu sormaktan NEDEN? neden buraya gelmiştim.asıl kaçtığım kendim
    değilmiydim.nereye kadar bu oyunu sürdürebilirim.kaç şehir değiştirsemde
    yine mutlu olamayacaktım.kendime katlanamıyorum.balık hafızasına sahip olmak
    isterdim.onlar gibi saniyede unutmak isredim yaşadığım kötü
    anları.anılarımın esiriyim ben.sonunda kendime itiraf edebildim.


    evet sizlere yalan söyledim aslında bende o insanlar gibi zihnimde anıların
    konacağı okadar dal varki.hiç bi şey yapamaz oldum.artık sadece o hayal
    ülkesiğnde yaşıyorum ve bu yüzden haytı yaşamıyorum.bundan duyduğum
    mutsuzluğu kendimce oynadığım bu küçük oyunlarla çözmeye belkide kendişmi
    yine kandırmaya çelışıyorum.


    çözümü nerede bulacağım bilmiyorun ama oyun oynamak güzel ve inanınki hayatı
    yaşamak kadarda zor..hemde bilerek oynamak yaşam gibi........

    Elet ve kipchak bunu beğendiler.
  2. Alt 02-01-2008, 23:26 #2
    Ziyaretci
    c0LD Mesajlar: n/a
    allah razı olsun..gerçekten cok güzel..kalemine yüreğine sağlık

  3. Alt 08-14-2008, 01:53 #3
    emOs_054 Mesajlar: 1
    Cok Gzl Gercekten
    Emegine Yüregine Saglik..

    alptraum bunu beğendi.
  4. Alt 12-12-2008, 01:48 #4
    alptraum Mesajlar: 38.105
    Blog Başlıkları: 28
    Umarim cok zaman gecmemistir tesekkürünüze karsilik vermeyi unutmusum.

    Begenmenize sevindim

Kullanıcı isminiz: Giriş yapmak için Buraya tıklayın

Bu soru sistemi, zararlı botlara karşı güvenlik için uygulamaya sunulmuştur. Bundan dolayı bu kısımı doldurmak zorunludur.