YaÅŸadığınız ÅŸiddet sizin suçunuz deÄŸil!   Konuyu açan: Dostane   Ä°lk Mesaj: 11-09-2012 (00:41)   Son Mesaj: 11-09-2012 (00:41)    Cevap: 0    Gösterim: 735  

    11-09-2012

    Yaşadığınız şiddet sizin suçunuz değil!

    Yaşadığınız şiddet sizin suçunuz değil!
    Yaşadığınız şiddet sizin suçunuz değil!

    Radyo 7 Eda Özdemir Çelebi'nin hazırlayıp sunduğu Eda'yla Gün Ortası'nın program konuğu Mor Çatı Gönüllüsü Zelal Yalçın oldu. Kadına şiddette toplumun duyarlılığı, şiddet nasıl önlenebilir? Şiddete dair herşey konuşuldu...

    Radyo 7 Eda Özdemir Çelebi'nin hazırlayıp sunduğu Eda'yla Gün Ortası'nın program konuğu Mor Çatı Gönüllüsü Zelal Yalçın oldu. Kadına şiddette toplumun duyarlılığı, şiddet nasıl önlenebilir? Şiddete dair herşey konuşuldu... Eda : Kadına şiddet hayatın her döneminde var. Mor Çatının kuruluş amacı da bu yönde,biraz bahseder misiniz ?

    Zelal YALÇIN : Mor Çatı 1990 yılında kuruldu.Kadına şiddet bu yılda başlamadı tabi,kadının varoluşundan beri olan bir şey.Ancak 1980 sonrasında Türkiye'de kadına yönelik şiddetle ilgili bir farkındalık oluşmaya başladı.Kadın hareketinin daha güncelleştiği,ikinci dalga feminizm dediğimiz hareketin ortaya çıktığı,aile içi şiddete yönelen ve bakan bir kadın bakış açısının ortaya çıktığı bir döneme tekabül ediyor.

    Eda : Türkiye'de kadınlar şiddetten muzdarip,önüne neden geçilemedi ?

    Zelal YALÇIN : Bu çok uzun bir süreç.Bir an da bitmesi ve durdurulması çok mümkün olan bir ÅŸey deÄŸil.Öncelikle yapılması gereken bir dizi faaliyet var.Hükumetin gerekli önlemleri alarak hayata geçirmesi gerekiyor.BaÅŸtan aÅŸağı kadın ve erkek kurgularımızı tekrar düşünmemiz gerekiyor.Kadınların bu toplumsal yapı içerisindeÂ* ikinci konuma atıldığı,eÅŸit görülmediÄŸi bir yapı içerisinde ÅŸiddet kendisini tekrar üretmeye devam edecektir.

    Eda : Şiddetin oluşmaması için ne gibi tedbirler alınmalı ? Devletin önlemleri yeterli mi ?

    Zelal YALÇIN : Devletin önlemi yeterli değil,öyle olsa bugün bu konuyu konuşuyor olmazdık.Dünya ekonomi forumu geçtiğimiz günlerde bir rapor açıkladı.Bu rapor,kadına yönelik şiddet ve ayrımcılıkla ilgili bir rapor.135 ülke içerisinde Türkiye 124.sırada yer aldı.Daha önce ki yıllarda da durum bu ve üzeri oldu.Kadına yönelik şiddet ve ayrımcılığın önlenmesi adı altında bir sözleşme var.Sözleşme SEDAV olarak geçer.İki yıl önce sözleşme gözden geçti.Maalesef,altı yıl önce verilen tavsiyelerin bir çoğunun aynı şekilde o raporda yinelendiğini gördük.Onun dışında her gün gazetelere fiili olarak yansıyan cinayet haberleri var.Medya önceden bu haberleri 3.sayfa da yayımlarken şimdilerde daha gözler önüne sererek 1.sayfaya taşıdı.Yani medya daha duyarlı davranmaya başladı.

    Eda : Åžiddetin çeÅŸitleri var mı ? Sadece gözle görülen bir durumÂ* mu ?

    Zelal YALÇIN : Şiddet sadece yüze,göze vurmak demek değildir.Bu işin yüzeysel kısmıdır. Ekonomik şiddet diye bir şey var.Kadının çalışma özgürlüğünün kısıtlaması ki,bu yasalarda 1998 yılına kadar geçerli bir durumdu ama şimdi böyle bir şey yok.Bir kadın kendi işletmesini açarken eşinden imza alması gerekiyordu.Şimdi ki yasalarda bunun olmaması çok önemli bir adımdır.Bu zihniyeti taşıyanlar hala var.Türkiye'deki istihdam oranı % 26 çalışan kesim açısından çok geri bir noktada.Bir kadının çalışma hakkının,eğitim hakkının engellenmesi bu temel insan haklarından mahrum kalmasına,hem ekonomik özgürlüğünün engellenmesine neden oluyor.

    Eda : Aileden sorumlu devlet bakanımız Sayın Fatma Şahin tarafından hayata geçirilen bir buton çalışması var.Siz ne düşünüyorsunuz ?

    Zelal YALÇIN : ProjeninÂ* detaylarını çokÂ* bilmiyorum ama bunlar bazen bize çok popüler ÅŸeyler gibi geliyor.Bir butona basın hayatınız kurtulsun.Yanınızda sprey taşıyın sıkın ve sorunlarınızı çözün.Sihirli bir deynek deÄŸil açıkcası bu tarz uygulamalar.Öncelikli olarak polise giden kadına evine geri dön zihniyetinden geri durduruÄŸu,sığınaklara giden kadınların orada ihtiyacı kadar kalabildiÄŸi ve ondan sonra da vara çocuklarıyla beraberÂ* desteklenebildiÄŸi,ekonomik olarak desteklenebildiÄŸi,eÄŸer boÅŸanma sürecindeyse tüm desteklerin saÄŸlandığı bir sistem kurulursa ,butonlar gibi yatırımlardan ziyade daha farklı yaklaşımlar içinde bulunulması gerektiÄŸini düşünüyorum.

    Eda : Toplum şiddete karşı duyarlı mı ? Engellenmesini istiyor mu ?

    Zelal YALÇIN : Erkekler açısından şöyle bir durum var.Elbette ki psikopat olmadıklarını,gereksiz yere bunu uygulamadıklarını paylaÅŸmak gibi bir ihtiyaç duyuyorlar.Åžiddet gösteren erkek ertesi gün elinde çiçekle bazen yalvararak bazen de aÄŸlayarak kadının kapısına gidiyor.Kadında seviyorsa engellenmesini istiyor ve affediyor.Anne,baba ve çevreden duyulan çeÅŸitli sözler de ÅŸiddetin ta kendisi oluyor.Duyulan sözler arasında ; Evden gelinlikle çıktın,kefenle gelirsin,dul kadın mı dedirteceksin kendine,hepimiz çektikÂ* gibi sözler toplumun zihniyet biçimi.Bu avrupa da böyle deÄŸil.Ä°nsanlar durdurmak için çaba harcıyor.Bu durum eÄŸitimli eÄŸitimsiz tüm kadınların başına geliyor.Özel ÅŸoförüyle bize gelen ÅŸiddet görmüş kadınlar biliriz.

    Eda : Çocuklar ve erkekler şiddetin neresinde ?

    Zelal YALÇIN : Çocuklar şiddetin göbeğinde,erkekler de bir tarafındalar.Genel de şiddeti uygulayan erkeklerdir.Çocuklar için şöyle bir süreç var.Fiziksel şiddet,cinsel istismar görünenler arasında.Ama bu boyuta gelmediğini var saydığımızda dahi bir çocuğun annesine karşı uygulanan şiddeti görmesi de bir şiddet biçimidir.Hiç birimiz sevdiğimiz bir insana şiddet uygulanmasını istemeyiz.Hem psikoloji olarak hem ruhsal olarak çocukları çok etkiliyor.Dolayısıyla çocuğa yönelik şiddet bambaşka birşey (fiziksel şiddet manasında söylüyorum )Ama istismar olaylarıyla da karşılaşıyoruz.Daha çok cinsel istismar yönünde oluyor.

    Eda : Mor Çatı kadın sığınağı olarak size gelenleri nasıl yönlendiriyorsunuz ?

    Zelal YALÇIN : Åžiddete maruz kalan her kadın bize ulaÅŸabilir.Biz bir vakıfız ve bu süreci gönüllü ve çok sınırlı kaynaklarla yürütüyoruz.Åžiddetle ilgili bir farkındalık oluÅŸturmayı hedefliyoruz.Bu temel varoluÅŸlarımızdan birtanesi.? YaÅŸadığınız ÅŸiddet sizin suçunuz deÄŸil?Â* temel yaklaşımlarla iliÅŸki kuruyoruz.Hafta içi saat:10.00-16.30 arasında ulaÅŸan kadınlara hangi kanallara ulaÅŸabilir?,neler yapabilir?,bizden nasıl faydalanabilir ? bununla ilgili görüşmeler yapıyoruz.Yanısıra bir sığınma evimiz var.Kapasitesi 18 kiÅŸi.KaynaklarımızÂ* bu kadarına yetiyor.Biz kadınların özgürce yaÅŸayabildiÄŸi,kendi hayatını sürdürebilme sorumluluÄŸunu alabildiÄŸi bir yaÅŸam istiyoruz.







    Yaşadığınız şiddet sizin suçunuz değil! Yorumları