Hadisler Deryası 10 - Mahmud Esad Coşan

17.02.1985_Insikak_tevekkul_Allah sevgisi - Mahmud Esad Coşan akradyo.net [SES]mms://74.52.239.50/programlar/58/2008.01.11_17.02.1985_Insikak_tevekkul_Allah sevgisi.wma[/SES] Benzer Konular Hadisler Deryası 12 - Mahmud Esad Coşan... Hadisler Deryası 11 - Mahmud Esad Coşan... Hadisler Deryası 4 - Mahmud ...


Ağaç Şeklinde Aç2Beğeni
  • 1 gönderen husiyin
  • 1 gönderen Fatihmakas

  1. Alt 06-15-2009, 16:19 #1
    husiyin Mesajlar: 234
    17.02.1985_Insikak_tevekkul_Allah sevgisi - Mahmud Esad Coşan

    akradyo.net



    [SES]mms://74.52.239.50/programlar/58/2008.01.11_17.02.1985_Insikak_tevekkul_Allah sevgisi.wma[/SES]

    sab?r bunu beğendi.
  2. Alt 06-26-2009, 11:47 #2
    Fatihmakas Mesajlar: 1
    Bir avuç insan; mensubiyet iddia ettiği dergahına, ecdadına, inancına ters düşmüş bir avuç izansız mürid-i mürted, müteşeyih ve yardakçıları ve tabileri bir kaşık suda fırtına koparıp, büyük gerçekleri çarpıtıp efkâr-ı umûmiyeyi şaşırtabiliyor.

    Dergahımızın başına çöreklenmiş bazı mana yolu teröristlerinin ellerinde büyük malî imkânlar, geniş propaganda vasıtaları var; doğruyu eğri, eğriyi doğru; iyiyi kötü, kötüyü iyi gösterebiliyorlar. Gerçeği araştırmayan veya gerçeği bildiği halde menfaatleri icabı zalimlerin tarafında olan veya gerçeği göremeyen cahil kitle bunlara kapılıyor, gerçeği görenler ise biraz hayret, biraz da ibretle onları seyrediyor, âkıbetlerini gözlüyor, küskün ve suskun duruyor. Biz işin iç yüzünü bilen, gerçeği gören ihvanlar olarak susmamalıyız. Hakkın ve hayrın söylenmesi gerektiği zaman susmak büyük günahtır; emr-i mâruf ve nehy-i münker dinimizin en önemli farzlarından, bizim en mühim görevlerimizden biridir. Bir de biz konuşmaya başlasak, herkes hangi fikrin ekseriyette olduğunu anlayacak; kötü niyetli ve çarpık zihniyetliler, bu muhteşem kalabalıktan ürkecek, korkup sinecek; olaylardan üzgün dergahı ve dergah hizmetlerini savunma azminden yese düşmüş hayırhah kişilerin yüzü gülecek, canlarına can katılacak.

    Kendi öz İslâmî görüşümüzü açıklamaktan, müteşeyyih Nurettin Coşan’a ve tabilerine ve hatta Nurettin Coşan’ın bu hale gelmesine sebep olan menfaatperest Osman Başpehlivan gibi saldırganlara ilmin, mantığın, imanın yolunu göstermekten –Allah aşkına– bir an bile geri durmayınız; çünkü bu da İslâmî cihadın en asil cephelerinden biridir.

    Şurası muhakkak ki bu hayati konuda yani dergahımız üzerinde oynanan oyunlar, şeyh olmadığı halde şeyhliğini ilan edenler ve menfaatleri gereği bu sahtekarlığı ve yalanı devam ettirenler, sen yanlış yapıyorsun, zalimsin demeyenlere karşı çok daha müessir müeyyideler ve tedbirler almak, çareler bulmak gerekiyor. Çünkü kötülüğü sözle tenkit yeterli değildir, fiilî önlemlere ihtiyaç vardır; bal bal demekle ağız tatlı olmaz, iyi şeyleri temennî etmek yeterli değildir, pratik ve sonuç alıcı hamlelere girişmek, iyi çözümü her ne pahasına olursa olsun uygulamak şart olmaktadır.

    O halde Müteşeyyih Nurettin Coşan’a ve yandaşlarına hesap sorunuz. Unutmayınız ki onlar sizin siz zalimsiniz yalan söylüyorsunuz dememeniz sebebiyle zulumlerini devam ettirip geliştiriyorlar.
    İşin asıl kaynağı, hakikî imanın, güzel ahlâkın, tasavvuf hayatının, nefis mücahedesinin, Allah korkusunun, mesuliyet duygusunun yokluğudur.

    Mahmud Es’ad efendimiz hz.lerinin hakiki halifesi ve dergahımızın postnişini Halid Yaşar efendi hz.lerini biliniz, bulunuz, seviniz ve dergah hizmetlerinin gelişmesine maddeten ve mânen yardımcı olunuz; çünkü Allah yolunda cihadın en mühim dallarından biri de budur.

    Girmeden tefrika bir millete, düşman giremez;
    Toplu vurdukça yürekler, onu top sindiremez.

    Dergahımızın başına üşüşen fitneleri görüp üzülüyoruz. Fitnelerin çokluğu ortada; ya anlayışsız dostlara (!) ne demeli! Bir de “Ben dervişim” dediği halde, müteşeyyih safında yer alan, makam-ı irşadın hakiki sahiplerine onlarla birlikte cephe alan, onları arkadan hançerleyenler var. Şu fâni dünyanın birkaç günlük sefasına, muvakkat ikbaline, düşmanların onlara sağladığı birkaç hasis menfaate aldanıp, âhiretlerini mahvediyorlar.

    “Ticaretleri kendilerine hiç de kâr getirmedi.”
    Mu’în-i zâlimin, dünyâda erbâb-ı denâetdir
    Köpekdir zevk alan sayyâd-ı bî-insâfa hizmetden.

    Yeis yok, oturup ağlayacak değiliz. Bu ilahî bir kanundur: Allahu Teâlâ, kendisine inananları daima böyle sıkıntılarla denemiş, imanlarını olgunlaştırmıştır. Sıkıntılara uğrayanlar takdirin Allah’tan olduğunu görüp sabır ve metanet göstermelidirler. Sabredenler sonunda başarıya ve zafere ulaşacaklardır. Mü’mini hiçbir şey yıldıramaz. Mü’min için hüsran yoktur, her türlü hal ve durumda kârdadır. Ölse şehit, kalsa gazi, sabretse sevap, şükretse nimet ve bolluk...

    Felek her türlü esbâb-ı cefâsın toplasın gelsin
    Dönersek kahbeyiz millet yolunda bir azîmetden.

    Bilmeyen ne bilsin bizi?
    Bilenlere selam olsun!

    sab?r bunu beğendi.
Kullanıcı isminiz: Giriş yapmak için Buraya tıklayın

Bu soru sistemi, zararlı botlara karşı güvenlik için uygulamaya sunulmuştur. Bundan dolayı bu kısımı doldurmak zorunludur.