Ey dereceleri yükselten / bereketleri indiren Ey gökleri ve yerleri / yaratan Allah’ım!



Sesler, türlü türlü / dillerle gürüldeyip sana doğru yükseliyor./ Senden dileklered bulunuyor./ Benim dileğim de, / Dünya halkının / beni unuttuğu / imtihan yurdunda Senin beni hatırlamandır...

¡

Ey Allah’ım! / Sen sözümü işitiyor, yerimi görüyor, / gizli açık neyim varsa biliyorsundur. / İşlerimden hiçbiri / sana gizli değildir...

¡

Ben çaresizim, yoksulum / Senden yardım ve aman diliyorum! / Korkuyorum, kusurlarımı itiraf ediyorum.

¡

Bir çaresiz / senden nasıl isterse, / ben de öyle istiyorum.../ Günahını bilen bir günahkâr sana nasıl yalvarırsa / ben de öyle yalvarıyorum...

¡

Senin yüce huzurunda / boynumu bükmüş senin için / gözlerinden yaşlar boşanan, senin uğrunda / bütün varlığını yok sayan, senin için acizliğini ilan eden / bir kulun sana nasıl dua ederse, / ben de öyle dua ediyorum...

¡

Ey Rab’bim! / Duamı kabul buyurmaktan beni mahrum kalma... / Bana Rauf ve Rahim ol.

¡

Ey istenilenlerin / en hayırlısı! / Ve verenlerin / en cömerti!

¡ ¡ ¡

İlahiler:

Sana karşı kim kendisini / övebilir? / Ben ancak / kendimi kınarım!

¡

Dilim günahlarla dolu / sana ulaşacak ne işe yarar / bir amelim / ne de ümitten başka bir şefaatcım var...

¡

Biliyorum ki / kusurlarım yüzünden / ne huzurunda yerim / ne de senden özür dilemeye/ yüzüm kalmıştır!

Fakat sen / cömertlerin cömertisin!

¡

Ben, rahmetine yetişebilmeye / ehliyetli değilsem / rahmetin bana yetişebilir...

Çünkü senin rahmetin / her şeyi kuşatacak kadar / geniştir...

Ben de rahmetini bekleyenlerdenim.

¡

Benim kusurum / ne kadar büyük olsa da senin affının yanında / küçük kalır. / Sen onları bana bağışlayıver / ey kerem sahibi Allah!

¡

Sen kerem sahibi / Allah’sın... / Ben ise, aciz bir kul’umdur. / Ben günah ve kusur işler durursam, sen de/ bağışlar durursun...

¡

Sen ancak sana itaatlı olanlara / rahmet ve merhamet edeceksen / günahkârlar kime sığınacaklar?