Bilimsel bilginin, sistemli bir bilgi olması, aynı zamanda artarak gelişebilmesi, tutarlı ve denetlenebilir olması, objektiflik özelliklerine de sahip bulunması gerekir.1

Bilimsel bilgi, yaşamımızı etkileyen bilgi türlerinin başında gelir. O, bu gücünü öncelikle teknolojiye uygulanabilirliğinden alır. Her gün kullanılan otomobil, uçak, radyo, TV, telefon, bilgisayar, ilâç, nükleer santraller, silahlar gibi araç ve gereçler yaşam ile bilimsel bilginin iç içe olduğunu gösterir.

Bilimsel bilginin özellikleri şunlardır:

a- Bilimsel bilgi, ilerleyici özelliğe sahiptir. Bugünün herhangi bir bilgisi, sözgelimi, günümüz tıp bilgisi, bundan yüz yıl öncesine göre çok ileridedir. Halbuki sanat ya da ahlâki değerlerin yüz yıl öncesine göre her hangi bir beldede, ileri olduğunu söylemek zordur.

b- Bilimsel bilginin bir diğer özelliği, tarih boyunca artmış olmasıdır. Bugün bir lise talebesinin fizikteki bilgisi, Newton’un bu sahadaki bilgisinden daha fazladır.

c- Bilimsel bilgiler genelde herkesin elde edebileceği şekilde umuma açıktır. Halbuki felsefi bir görüş, şahıslara bağlıdır. Marx ve Engels olmasaydı, sosyalizm ve komunizmin bilinen seviyeye geleceğini kimse garanti edemezdi. Hz. Muhammed olmasaydı, İslâmiyet olmazdı. Ama Galile olmasaydı, serbest düşme olayını mutlaka birileri bulacaktı.

d- Bilgi, dinamiktir. Sürekli değişme ve gelişme içindedir. Doğru kabul edilen bir görüş, değiştirilme veya reddedilme imkânına sahiptir.

e- Bilimsel bilgiler, birbiriyle tutarlı ve mantıksal bir ilişki içerisindedirler. Bilgi, birbiriyle çelişen iki önermenin, aynı zamanda doğru olabileceğini kabul etmez.

f- Bilimsel bilgide tahmin ve önceden değerlendirmeler mümkündür. Meselâ, suya batırılan bir cismin özgül ağırlığından hareketle onun yüzüp yüzmeyeceğini, kesine yakın bir doğrulukla ortaya koyabiliriz. Ama sosyal hadiselerde bunu tahmin mümkün değildir.2
Bilimsel teorinin özelliği nedir?

Bilimsel bir teori, geçerlilik ve güvenilirliği bilimsel yöntemlerle tespit edilmiş olan, iç tutarlılığı bulunan bilgiler ve açıklamalar bütünü olarak tarif edilebilir.3

Bilimsel bir teoride, yeni olguların eleştirisine sunularak doğrulanmasına ve uygun bilimsel değişiklikler geçirmesine gerek duyulur. Bu yüzden hiç bir teoriye kesin gözüyle bakılmaz.
Günümüzün bilim anlayışı nasıldır?

Günümüz bilim anlayışı, pozitivist felsefenin etkisi altında olduğu için, gözlem ve deneyle ortaya konamayan sonuçlar, bilim olarak kabul edilmemektedir.

Pozitivizm, metafiziğin bilimsel hiçbir değerinin olmadığını ileri sürer. Bu görüşün temsilcisi Comte’a göre insan zihni teolojik, metafizik ve pozitif devre olmak üzere üç dönem geçirmiştir. İlk dönemde tabiattaki olayları Allah’ın gücüne verilmiş, ikinci dönemde bu tip hadiseler metafizik kuvvetlerle açıklanmıştır. Comte’a göre, son dönemde de bu tabiat olaylarının mahiyeti, deney ve gözlemlerle izah edilebilmektedir. Dolayısıyla, Allah, ruh, ölümsüzlük, özgürlük gibi kavramlar metafizik değerler olup bilim tarifine girmemektedir. Aynı şekilde, güzel-çirkin, doğru-yanlış, iyi-kötü gibi her türlü felsefî düşünce ve değerlendirmeler de bilimsel değildir.4
Evrim Teorisi Bilim mi, dogma mı?

Bilim, gerçeğin araştırılmasıdır. Halbuki dogma, bilimin zıttıdır. Dogma, itikattır. Bir şeye olduğu gibi inanmadır. Evrim teorisi ise, bir takım dogmalara ve ikonlara, yani, evrim için kutsal sayılan bir takım delillere dayanmaktadır.

Biyolojik konuların bilimselliğinden söz edilebilmesi için, deneye dayanması ve laboratuvarda test edilebilmesi beklenir. Evrim Teorisi’nin öngördüğü konuların tartışma ve değerlendirilmesi, bilimsel değerle test edilememekte, daha çok felsefi değerlendirme ve yorumlara dayanmaktadır. Delillere değil de ön kabuller üzerine bina edilen düşünce ve yaklaşım tarzı da bilimsel metotlara uygun değildir.

Eğitimli her hangi bir kişiye evrimin gerçek olduğunu ve Darwin’in belli tezlerinin tamamen doğrulandığını nereden bildiği sorulduğunda, o kişi şimdiye kadar bilinen ikonları sıralayacaktır.

İkonlar, çoğu biyolog için Darwinci evrimin ispatıdır. Bazı Darwinci bilim adamları, teoremlerini delille sürekli test etmek yerine, teoremlerini öne çıkarmak için biyolojik olguları göz ardı veya örtbas etmekte ya da yanlış sunmaktadırlar. Bu biyologların çoğu, Darwinci evrime inanır, çünkü ders kitaplarında bunu öyle öğrenmişlerdir.

Bir çok biyolog evrim biyolojisinden uzak alanlarda çalıştığı için, evrimle ilgili problemlerin farkında değildir. Onların evrim hakkında bildiklerinin çoğu, biyoloji ders kitaplarından ve genel olarak halkın izlediği televizyon programları ile gazete makalelerinden öğrendikleri şeylerdir. Ne var ki, ders kitapları ve popüler sunumlar, esasen evrimin ikonlarına dayanmaktadır. Dolayısıyla pek çok biyolog için ikonlar, evrimin delilidir.5



Prof. Dr. Adem Tatlı

[QUOTEIT]
1. Ural, Ş. Bilim Tarihi. Kırk Ambar Yayınları. İstanbul, 1998, s. 13.
2. Arslan, A. Felsefeye Giriş. Adres Yayınları. Ankara, 2005, s. 64-66.
3. http://www.canertaslaman,com/kitap/1.htm.
4. Arslan, A. Felsefeye Giriş. Adres Yayınları. Ankara, 2005, s. 5-6, 35.
5. Wells, J. Icons of Evolution, Science or Myth? Çev. Orhan Düz. Evrimin İkonları, Bilim Mi Mit Mi? Gelenek Yayıncılık. Kurtiş Matbaası, İstanbul, s. 22-23,212, 2003.[/QUOTEIT]