Mazlumder, 'Türkiye'de Dini Ayrımcılık Raporu'nu yayınladı. Türkiye'de bu anlamda bir ilki oluşturan bu raporda dikkat çeken önemli hususlar arasında yüzde 99 Müslüman olan bir ülkede Müslümanların uğradığı ayrımcılık dikkat çekiyor.
Özellikle Sünni Müslümanların yaşam alanları başta olmak üzere birçok alanda hak ihlallerine maruz kalındığının da belirtildiği raporda, özellikle başörtüsü sorununun hâlâ yaşanıyor olması ise dikkat çekti.
İnsan Hakları ve Mazlumlar İçin Dayanışma Derneği (Mazlumder) 'Türkiye'de Dini Ayrımcılık Raporu'nu yayınladı. Türkiye'de bu anlamda bir ilki oluşturan bu rapor ülkedeki dini ayrımcılığı gözler önüne seriyor.
Yayınlanan Türkiye'de Dini Ayrımcılık Raporu'nun hazırlanması için 7 ilde saha çalışmaları yapıldığını birçok değişik inanç grubu ile görüşmeler gerçekleştirilerek hazırlandığı kaydedildi. Yayınlanan Rapor'da dikkat çeken önemli hususlar arasında yüzde 99 Müslüman olan bir ülkede Müslümanların uğradığı ayrımcılık dikkat çekiyor. Özellikle Sünni Müslümanların yaşam alanları başta olmak üzere birçok alanda hak ihlallerine maruz kalındığının da belirtildiği raporda, özellikle başörtüsü sorununun hala yaşanıyor olması ise dikkat çekti.
Raporda Türkiye'de Din Ayrımcılığının önüne geçilmesi için ise bazı kanunlara dikkat çekildi. Özellikle devrim kanunları başta olmak üzere birçok kanununu bu anlamda yeniden düzenlenmesi gerektiği de belirtildi. Din özgürlüğünün sağlanabilmesi için, 1982 Anayasasının başlangıç kısmının tek tipçi ve ideolojik olduğu belirtilerek bu kısmının kaldırılması gerektiği kaydedildi. Raporda ayrıca laiklik ilkesinin de yeniden düzenlenmesi gerektiği, anayasanın kanun önünde eşitlik başta olmak üzere birçok maddesinde de değişikliğin yapılması gerektiği belirtildi.
Mazlumder Türkiye'de Dini Ayrımcılık Raporu'nun yanı sıra Doğu Türkistan'da İnsan Hakları Raporu, Suriye İnsan Hakları Raporu, Türkiye ve Dünya İnsan Hakları Raporlarını da yayınlayarak kullanıma sundu.
Mazlumder Genel Başkanı Ahmet Faruk Ünsal, Suriye İnsan Hakları Raporu'nun ilk olma özelliğine dikkatleri çekerek, iki ülke arasındaki siyasi yumuşamanın Suriye'de yönetimin halka karşı tavrında bir değişikliğe neden olmadığını söyledi. Ünsal, Suriye'de yaklaşık 350 bin üzerinde kürt vatandaşın olduğunu bu sayıyı devletin resmi olarak tanımadığını kaydederek, bu insanların doğumdan, ölümüne kadar hiçbir hukuki varlığının kabul edilmediğini kaydetti.
Milli Gazete
