Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, ''(Askerlerin sivil mahkemede yargılanması) Bu konuda ek düzenlemeye ihtiyaç varsa, hükümet olarak biz bunu yasama dönemi başladıktan itibaren gündemimize alırız ve bunu parlamentoya sevk ederiz. Bu yasal düzenlemeyi şu veya bu dava ile ilintili görmek yanlış olur'' dedi.
Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün askere sivil yargı yolunu açan yasayı onaylamasını değerlendirdi. Gazetecilerin sorularını yanıtlayan Arınç şunları söyledi:
"Buradan 3 sonuç çıkarmak mümkün.
Cumhurbaşkanı yasayı Anayasaya uygun buldu.
Yapılan bu düzenlemenin hukukun üstünlüğüne ve AB standartlarına uygun olduğunu belirtti.
Bu konuda ek dsüzenlemeler yapılması gerektiğine hükmetti.
Elbette bu konuda ek düzenlemelere ihtiyaç varsa yeni yasama döneminde bu konuda çalışmalar yaparız. Cumhurbaşkanı'nın imzalarken ileri sürdüğü tereddütleri hükümet olarak değerlendireceğiz.
Askerlerin sivil mahkemede yargılanması diye işe başlamamak lazım. Bu konuyu tam olarak anlatmıyor. Biliyorsunuz 3-4 madde var. Yeni düzenlemede yapılan çok normal bir parlamento çalışmasıdır. Herkesin gözü önünde karar alınmıştır.
Müesses nizama karşı, anayasal düzene karşı, seçilmiş hükümetlere karşı hukuk dışı müdahale düşünenler varsa bunlara karşı yargı nerede ne yapılacağını belirlemiş oldu. Yasa iyi okunursa görülecektir ki yasada "darbeciler" diye bir tanım yoktur.
Düzenleme sivil ve askeri yargının sınırlarını düzenlemek için yapılmıştır.
Gerek duyanlar Anayasa Mahkemesi'ne başvurur. O süreci hep birlikte göreceğiz. Aklı başında herkes bu düzenlemeye destek verir.
Bu yasal düzenlemeyi şu veya bu davayla (Ergenekon) ilgili görmek yanlış olur.
Sayın Baykal'ın çıkışları, çıkışmayışları hepimizi şaşırtıyor. O gün MGK öncesinde çok tuhaf ve yakışıksız bir imada bulunmuştu. ("Cumhurbaşkanı birkaç saat içinde fikir değiştirecek" iması) Bu yılların siyasetçisi bir adam yakışmayan bir davranıştır. Ne Cumhurbaşkanı ne hükümet ne de bir başkası birilerinin tehdidiyle bu tür insanları memnun edecek durumda değil. Çok yakışıksız ve onun üzerinde kalacak bir sözdür."
* * *
Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, Sincan Uygur Özerk Bölgesi'ndeki olaylara ilişkin, ''Bu olayların Türkiye ile Çin arasındaki ilişkileri bozmayacak ölçüde derhal bir soruşturmayla sonuçlanması hepimizin dileğidir. Gözü kararmış insanların orantısız, ölçüsüz güç kullanarak masum insanlara yönelmiş tehditlerini, üzüntüyle izliyoruz ve bunun gereğini yapmak üzere bütün uluslararası platformlarda gayretle çalışıyoruz'' dedi.
Çin'de yaşanan olaylardan büyük üzüntü duyuyoruz. Dünyanın gözü içinde yaşanan vahşeti tüylerimiz diken diken ola ola görüyoruz. Evler basılıyor. Çocuklar alınıyor. Büyük ölçüde bunların çoğu ölümle sonuçlanıyor.
Dün Sayın Başbakan konu ile ilgili düşüncelerini açıkladı. Hükümetimiz olayı çok yakından takip ediyor.
Konuyu BM ve uluslararası kuruluşların gündemine taşımak istiyoruz. Gözü kararmış insanların masum insanların canına kast eden girişimlerine sessiz kalamayız.
Olayları takip ediyoruz ama seyirci değiliz. Bu vahşeti bütün dünyaya göstermek için her şeyi yapacağımızdan emin olabilirsiniz.
Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün askere sivil yargı yolunu açan yasayı onaylamasını değerlendirdi. Gazetecilerin sorularını yanıtlayan Arınç şunları söyledi:
"Buradan 3 sonuç çıkarmak mümkün.
Cumhurbaşkanı yasayı Anayasaya uygun buldu.
Yapılan bu düzenlemenin hukukun üstünlüğüne ve AB standartlarına uygun olduğunu belirtti.
Bu konuda ek dsüzenlemeler yapılması gerektiğine hükmetti.
Elbette bu konuda ek düzenlemelere ihtiyaç varsa yeni yasama döneminde bu konuda çalışmalar yaparız. Cumhurbaşkanı'nın imzalarken ileri sürdüğü tereddütleri hükümet olarak değerlendireceğiz.
Askerlerin sivil mahkemede yargılanması diye işe başlamamak lazım. Bu konuyu tam olarak anlatmıyor. Biliyorsunuz 3-4 madde var. Yeni düzenlemede yapılan çok normal bir parlamento çalışmasıdır. Herkesin gözü önünde karar alınmıştır.
Müesses nizama karşı, anayasal düzene karşı, seçilmiş hükümetlere karşı hukuk dışı müdahale düşünenler varsa bunlara karşı yargı nerede ne yapılacağını belirlemiş oldu. Yasa iyi okunursa görülecektir ki yasada "darbeciler" diye bir tanım yoktur.
Düzenleme sivil ve askeri yargının sınırlarını düzenlemek için yapılmıştır.
Gerek duyanlar Anayasa Mahkemesi'ne başvurur. O süreci hep birlikte göreceğiz. Aklı başında herkes bu düzenlemeye destek verir.
Bu yasal düzenlemeyi şu veya bu davayla (Ergenekon) ilgili görmek yanlış olur.
Sayın Baykal'ın çıkışları, çıkışmayışları hepimizi şaşırtıyor. O gün MGK öncesinde çok tuhaf ve yakışıksız bir imada bulunmuştu. ("Cumhurbaşkanı birkaç saat içinde fikir değiştirecek" iması) Bu yılların siyasetçisi bir adam yakışmayan bir davranıştır. Ne Cumhurbaşkanı ne hükümet ne de bir başkası birilerinin tehdidiyle bu tür insanları memnun edecek durumda değil. Çok yakışıksız ve onun üzerinde kalacak bir sözdür."
* * *
Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, Sincan Uygur Özerk Bölgesi'ndeki olaylara ilişkin, ''Bu olayların Türkiye ile Çin arasındaki ilişkileri bozmayacak ölçüde derhal bir soruşturmayla sonuçlanması hepimizin dileğidir. Gözü kararmış insanların orantısız, ölçüsüz güç kullanarak masum insanlara yönelmiş tehditlerini, üzüntüyle izliyoruz ve bunun gereğini yapmak üzere bütün uluslararası platformlarda gayretle çalışıyoruz'' dedi.
Çin'de yaşanan olaylardan büyük üzüntü duyuyoruz. Dünyanın gözü içinde yaşanan vahşeti tüylerimiz diken diken ola ola görüyoruz. Evler basılıyor. Çocuklar alınıyor. Büyük ölçüde bunların çoğu ölümle sonuçlanıyor.
Dün Sayın Başbakan konu ile ilgili düşüncelerini açıkladı. Hükümetimiz olayı çok yakından takip ediyor.
Konuyu BM ve uluslararası kuruluşların gündemine taşımak istiyoruz. Gözü kararmış insanların masum insanların canına kast eden girişimlerine sessiz kalamayız.
Olayları takip ediyoruz ama seyirci değiliz. Bu vahşeti bütün dünyaya göstermek için her şeyi yapacağımızdan emin olabilirsiniz.
